04 Aralık 2025 Perşembe
News
Kapı önü kiosk sistemleri, son yıllarda birçok sektörde artan dijitalleşme ihtiyacı doğrultusunda önemli bir konuma yerleşmiştir. Bu cihazlar; yönlendirme, bilgilendirme, kimlik doğrulama ve hızlı işlem süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla tasarlanmış modern çözümler arasında yer almaktadır. Özellikle hastaneler, belediyeler, eğitim kurumları ve özel işletmeler, kullanıcı yoğunluğunu azaltmak ve işlem sürelerini hızlandırmak için bu teknolojilerden yararlanmaktadır.
Uzmanlar, bu sistemlerin temas gerektirmeyen yapısı sayesinde güvenli kullanım sunduğunu ve kullanıcı deneyimini iyileştirdiğini belirtmektedir. Ayrıca, güncel yazılımlar ve entegre edilen akıllı sensörler sayesinde kioskların daha verimli çalıştığı ifade edilmektedir. Geniş ekran yapıları, dayanıklı dış yüzey malzemeleri ve farklı kullanım senaryolarına uyum sağlayan tasarımları, ürünlerin tercih edilme sebeplerini artırmaktadır.
Kurulum, Güvenlik, Teknik Dayanıklılık ve Bakım Süreçleri
Kapı önü kiosk modellerinde kurulum sürecinin doğru yapılması, cihazların performansı üzerinde doğrudan etkili olmaktadır. Kurulum öncesi alan analizi, güç kaynaklarının doğrulanması ve yazılım uyumluluğu gibi teknik detaylar, uzmanlar tarafından özenle kontrol edilmektedir. Bununla birlikte, yoğun kullanım alanları için üretilen kiosk modellerinde anti-vandal gövde yapısı, dış ortam dayanıklılığı ve suya karşı koruma gibi özelliklerin bulunması, ürünün uzun ömürlü olmasını sağlamaktadır.
Bakım süreçlerinin düzenli olarak gerçekleştirilmesi, cihazların performansının korunmasına yardımcı olmaktadır. Ekran kalibrasyonu, yazılım güncellemeleri ve donanım kontrolleri belirli periyotlarla yapıldığında kioskların daha verimli çalıştığı gözlemlenmektedir. Ayrıca, gelişmiş güvenlik protokollerinin uygulanması, cihazların veri güvenliği açısından da önemli bir koruma sağlamaktadır. Uzmanlar, kurumların kullanıcı verilerinin güvenliği için bu tür önlemleri aksatmadan uygulaması gerektiğini vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, gelişen dijital ihtiyaçlarla birlikte bu sistemlere duyulan talebin artmaya devam ettiği belirtilmektedir. Hem kullanıcı deneyimini geliştiren hem de işlem süreçlerini hızlandıran bu cihazların, önümüzdeki dönemlerde daha fazla alanda kullanılacağı öngörülmektedir.
News
10 Kasım 2025 – Ankara:
İş insanı ve spor camiasının tanınan ismi İbrahim Murat Gündüz, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin yıl dönümünde yayımladığı anlamlı mesajla dikkat çekti.
Gündüz, Atatürk’ü “yüzyılın ışığı” olarak tanımlayarak, onun yalnızca Türk milletinin değil, tüm dünyanın saygı duyduğu bir lider olduğunu vurguladı.
İbrahim Murat Gündüz: “Atatürk Bir Lider Değil, Bir Işıktır”
İbrahim Murat Gündüz, 10 Kasım mesajında duygusal ifadelerle Atatürk’e olan hayranlığını dile getirdi:
“Bugün, bir milletin kalbinin sustuğu ama zihninin sonsuza dek uyanık kaldığı bir gün.
Atatürk bir lider değil, bir ışıktır. Ve ışıklar asla ölmez.”
Gündüz, Atatürk’ün sadece bir ulusun değil, insanlığın ortak vicdanında yer edinen bir lider olduğuna dikkat çekti.
Daha önce yaptığı “Savaş Türk için yaşam demektir” açıklamasında da Türk milletinin karakterinde yer alan cesaret ve kararlılığa vurgu yapmıştı.
İngiliz Gözünden Atatürk: Saygı ve Hayranlığın Portresi
Mustafa Kemal Atatürk, yalnızca Türk milletinin değil, dünya kamuoyunun da dikkatle izlediği, hayranlık duyduğu ve zaman zaman çekindiği bir liderdi.
Özellikle İngiltere gibi dönemin küresel gücü olan bir ülke, Atatürk’ün yükselişini ve liderliğini dikkatle takip etti.
İngiliz basını, generalleri ve diplomatları tarafından yapılan yorumlar, Atatürk’e duyulan saygının yıllar içinde nasıl arttığını gösteriyor.
1915 – Winston Churchill (İngiltere Savaş Bakanı):
“Çanakkale’de karşımızda zekice hareket eden, disiplinli ve kararlı bir komutan vardı.”
Bu ifade, henüz genç bir subay olan Mustafa Kemal’in askeri dehasını takdir eden ilk İngiliz yorumlarından biridir.
O dönemde İngiltere’de bu ölçüde takdir gören başka bir Türk subayı olmamıştır.
1922 – General Charles Harington (İstanbul’daki İngiliz Kuvvetleri Komutanı):
“Kemal Paşa, sadece iyi bir asker değil, olağanüstü bir stratejisttir.”
Harington’un bu yorumu, rakip cephede yer alan bir komutanın bile Atatürk’ün askeri zekâsını ve kararlılığını teslim ettiğini ortaya koymaktadır.
Bu, Atatürk’ün evrensel liderlik niteliğini uluslararası düzeyde teyit eden nadir açıklamalardan biridir.
Gündüz: “Atatürk’ün Mirası, İnsanlığın Yol Haritasıdır”
İbrahim Murat Gündüz, Atatürk’ün çağdaş, laik ve barışçıl yönetim anlayışının bugün hâlâ insanlığa ışık tuttuğunu belirtti.
“Atatürk, düşmanına bile saygı duyulacak kadar soylu bir liderdi.
Onun yolundan yürümek, çağdaş uygarlığın ötesine geçmek isteyen herkesin görevidir.”
Gündüz’e göre Atatürk, yalnızca Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu değil, insanlık tarihinin de aydınlanma yolunda bir dönüm noktasıdır.
“Bağımsızlığın ve Çağdaşlığın Mimarı”
Gündüz, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Bağımsızlığın, çağdaşlığın ve millet iradesinin mimarını
Saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.”
#ibrahim-murat-gunduz
News
Dijital etiket, perakende sektöründe verimliliği artıran, insan hatasını ortadan kaldıran ve operasyonları dijitalleştiren akıllı bir çözümdür. Geleneksel fiyat etiketlerinin yerini alan bu yenilikçi teknoloji, mağazalarda anlık fiyat güncellemeleriyle hem işletmelere hem de müşterilere büyük avantajlar sağlar. Perakendeciliğin geleceğini şekillendiren bu sistem, hız, doğruluk ve sürdürülebilirliği bir araya getirir.
Dijital etiket teknolojisi, merkezi bir sistem üzerinden binlerce üründe eş zamanlı fiyat güncellemesi yapılmasına olanak tanır. ERP ve stok yönetim yazılımlarıyla entegre çalışarak fiyat değişikliklerini anında mağaza raflarına yansıtır. Bu sayede fiyat tutarsızlıkları ortadan kalkar, müşteri memnuniyeti artar ve mağaza operasyonları daha verimli hale gelir.
Kâğıt kullanımını tamamen ortadan kaldıran dijital etiket sistemleri, çevre dostu bir çözüm sunar. Elektronik mürekkep (E-ink) ekran teknolojisi sayesinde son derece düşük enerji tüketimiyle çalışır ve uzun pil ömrü sağlar. Ayrıca bu sistemler, basım ve iş gücü maliyetlerini azaltarak mağazalara uzun vadeli tasarruf imkânı sunar. Dijital etiket, çevreye duyarlı işletmelerin tercih ettiği modern bir çözümdür.Dijital etiket
Akıllı mağazacılık uygulamaları, müşteri deneyimini geliştirmede önemli bir rol oynamaktadır. Dijital etiket sistemleri, promosyon yönetiminden stok kontrolüne kadar tüm süreçlerde yüksek doğruluk sağlar. Bu teknoloji, özellikle zincir marketler, elektronik mağazalar ve eczaneler gibi yüksek ürün çeşitliliğine sahip işletmeler için ideal bir çözümdür. Dijital etiket teknolojisi, perakende dünyasında dijital dönüşümün en güçlü adımlarından birini temsil etmektedir.
News
Özgür Kızıl ve Malkins Coffee, Kolombiya’da kahve üretim zincirinin görünmeyen yüzüne ışık tutuyor. Yeni belgesel, kahve tarlalarındaki yaşamı bir kahve emekçisi kadının çocuğunun gözünden anlatarak, emeğin, umudun ve dayanışmanın hikâyesini aktarıyor.
Malkins Coffee, Kolombiya’nın en seçkin kahve bölgelerinde gerçekleştirdiği çekimlerle kahve üretim zincirinin kalbine odaklandı. Belgesel, kahve tarlalarında çalışan çiftçilerin günlük yaşamını, kahve üretim süreçlerini ve bölgenin kültürel dokusunu detaylı bir şekilde aktarıyor.
Bir Fincanın Ardındaki Hayat
Malkins Coffee’nin Kolombiya’da yürüttüğü belgesel projesi, kahve üretiminin insani yönünü merkeze alıyor. Proje, tarlalardaki kadın emekçilerin gündelik mücadelesini, ekonomik zorluklarını ve hayata dair özlemlerini bir çocuğun gözünden izleyiciye ulaştırıyor.
Belgesel, kahvenin fincana gelmeden önceki yolculuğunu; sabahın ilk ışıklarıyla başlayan tarla mesailerini, yorgun ellerin toprakla kurduğu bağı ve kahvenin bir geçim kaynağından öte bir yaşam biçimi oluşunu etkileyici bir görsel dille aktarıyor.
Bir Çocuğun Gözünden Emeğin Hikâyesi
Belgesel, izleyiciyi bir kahve emekçisi kadının çocuğunun dünyasına davet ediyor. Kahvenin yetiştiği tarlalarda büyüyen bu çocuk, hem annesinin emeğine tanıklık ediyor hem de kahveyle iç içe geçmiş bir hayatın hayalini kuruyor.
Onun gözünden kahve, yalnızca bir ürün değil; yoksulluğa, umuda ve dayanışmaya dair sessiz bir hikâye.
Bu anlatı, izleyiciyi kahvenin ekonomik yönünün ötesinde, insana ve topluma dokunan bir gerçeklikle buluşturuyor.
Toplumsal Duyarlılık ve Sürdürülebilirlik Vizyonu
Malkins Coffee ve Özgür Kızıl’ın öncülüğünde hazırlanan belgesel, yalnızca kahve üreticilerinin sorunlarını görünür kılmakla kalmıyor; aynı zamanda sürdürülebilir üretimin önemine de dikkat çekiyor.
Kahve tedarik zincirinde emeğin karşılığını bulması, adil ticaret uygulamalarının yaygınlaştırılması ve kırsal bölgelerdeki yaşam koşullarının iyileştirilmesi, belgeselin temel mesajları arasında yer alıyor.
Özgür Kızıl, bu proje ile kahve kültürünü yalnızca lezzet ve aroma üzerinden değil, insan hikâyeleri üzerinden anlatmayı hedefliyor:
“Kahve sadece içilen bir şey değil; kimi zaman bir annenin umudu, kimi zaman bir çocuğun hayali. Biz bu belgeselle, o fincanın ardındaki hayatı göstermek istedik.”
Kolombiya’dan Dünyaya: Kahveyle Anlatılan Bir Yaşam
Kolombiya Kahve Belgeseli, Malkins Coffee’nin kahveye olan bakışının bir yansıması olarak; kültürel farkındalık, toplumsal sorumluluk ve insana dokunan anlatım diliyle öne çıkıyor.
Yakında izleyiciyle buluşacak olan belgesel, “her fincanın ardında bir hikâye vardır” diyerek, kahvenin kalbine doğru bir yolculuğa davet ediyor.
Malkins Coffee’nin Vizyonu
Malkins Coffee, kahveye olan tutkusunu sosyal sorumluluk ve toplumsal farkındalıkla birleştiriyor. Kolombiya belgeseli, sürdürülebilir kahve üretimi ve yerel toplulukların güçlenmesini destekleyerek kahvenin ardındaki gerçek hikâyeleri görünür kılmayı hedefliyor.
Belgeselin yayın tarihi ve platformları önümüzdeki günlerde paylaşılacak. Kahve severler, Kolombiya kahve tarlalarına sanal bir yolculuk yaparak her fincanda bir yaşam ve kültür deneyimi yaşama fırsatı bulacak.
News
Kedinizin sağlığı ve mutluluğu için tüy bakımı ile temizlik ürünleri büyük önem taşır. Doğru ürünleri seçmek, tüy dökülmesini azaltmak, deri problemlerini önlemek ve koku kontrolünü sağlamak açısından kritiktir. Bu yazıda, kedi bakım ve sağlık ürünleri çatısı altında tüy sağlığı, hijyen ve temizlik için en iyi çözümleri detaylı biçimde inceleyeceğiz.
Kedilerin tüy yapıları farklılık gösterir: uzun tüylüler, kısa tüylüler ve çift katlı tüy yapısına sahip olanlar. Hepsinde düzenli fırçalama şarttır. Haftada birkaç kez yapılan fırçalama, ölü tüylerin ve deri altında biriken kirlerin çıkarılmasına yardımcı olur. Böylece topaklanma önlenir ve tüy kaybı azalır. Özellikle tüy kabarcıkları ya da “mat” adı verilen düğümlenmiş tüy yapıları uzun tüylü kedilerde ciddi rahatsızlık verebilir; gezdirici taraklar veya özel trimmer’larla bunları hafifletebilirsiniz.
PH değeri kediler için özel formüle edilmiş şampuanlar, hassas ciltlerde yanma ve kaşıntı riskini azaltır. Bitki özleri, aloe vera veya yulaf gibi yatıştırıcı bileşenler içeren ürünlerle deri sağlığı korunabilir. Derinlemesine temizlik ve güzel koku içinse kedi bakım ve temizlik ürünleri sayfasına göz atabilirsiniz – buradaki çeşitlilik, doğal içeriklerle güvenli bakım sağlayacak çözümler sunar.
Kedilerin kum kabı, yatak örtüsü ve oyuncakları düzenli temizlenmelidir. Koku giderici spreyler veya odak dezenfektan ürünleri, hem hijyen sağlar hem de evde rahatsız edici ağır kokuların oluşmasını engeller. Ancak ürün seçiminde klor gibi sert kimyasal maddeler yerine güvenli alternatifler tercih edilmelidir. For example, limon ekstreleri ya da çamaşır sodası gibi doğal içerikler bazı temizleyicilerde etkili koku nötralizasyonu sağlar.
Pire, kene ya da mantar gibi sorunlarla karşılaşmamak için veteriner onaylı çözümler kullanmak önemlidir. Kulak ve kulüp gibi hassas bölgelerde bakteriyel enfeksiyon riskine karşı özel temizleyiciler idealdir. Bu sayede kedinizin sağlığı korunur ve ciddi deri rahatsızlıkları önlenir. Örneğin, kulak içi antiseptik damlalar ya da mantar karşıtı spreylerle rutin kontroller desteklenebilir.
Tüy sağlığı sadece dış bakım ürünleriyle değil, doğru beslenmeyle de desteklenir. Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri içeren mamalar, tüylerin parlak ve güçlü olmasını sağlar. Ayrıca, vitamin E ve çinko gibi mineraller cilt bariyerini güçlendirir. Veteriner kontrolünde yapılacak takviye kullanımı, dengeli/gereksiz takviye kullanımını önler.
Ayrıca, probiyotik ve prebiyotik takviyeler sindirim sistemini düzenleyerek alerjik reaksiyonların ve deri tahrişlerinin azalmasına yardımcı olabilir. Kaliteli protein kaynakları (balık, tavuk, hindi) eksiksiz amino asit profili sunar ve kedinin deri sağlığı için kritik olan keratin üretimini destekler.
Kantaron yağı, lavanta veya papatya gibi bitkisel içerikler tüy ve deri bakımına destek verir. Bu tür doğal ürünler üretiminde katkısız ve organik bileşenler kullanıldığında kediniz için fayda sağlar. Bu konuda araştırma yaparken ve alışveriş yaparken kedi temizlik ve bakım seçeneklerini karşılaştırabileceğiniz güvenilir kaynaklara yönelmek iyi bir adımdır.
Doğal içeriklerde dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da uçucu yağların bulunduğu ürünlerde dozajdır. Örneğin lavanta yağı kediler için düşük konsantrasyonda kullanıldığında sakinleştirici etki sağlayabilir ama yüksek dozda toksik olabilir. Şampuanlarda veya spreylerde “esans’lı doğal içerik” ibaresine dikkat edilmelidir.
Deri hastalıkları, kronik tüy dökülmesi ya da kaşıntı gibi sorunlarda ev ürünleri yeterli olmayabilir. Veteriner hekimin önerdiği dermatolojik şampuanlar, ilaçlı losyonlar ya da düşük doz steroid içeren tedavi planları gerekebilir. Erken teşhis, uzun süreli sağlık problemlerinin önlenmesi açısından kritiktir.
Saç dökülmesinin yanında deri yüzeyinde batsız halde pullanma, yara veya sebum artışı varsa cilt kültürü ya da biyopsi yapılabilir. Ayrıca mantar testleri, alerji tetkikleri ve besin intolerans testleri sayesinde sorunun kaynağına inmek mümkündür.
Kediler mevsim geçişlerinde (örneğin ilkbahar ve sonbahar) daha çok tüy döker. Ancak dökülme aşırıysa, deri tahrişi, kırmızı leke ya da kaşıntı varsa veteriner kontrolü önerilir. Dökülme haftada bir fırçalama ile %30–50 oranında azalabilir.
Zeytinyağı ve hindistancevizi yağı gibi doğal yağlar cildin nem dengesini korur. Haftada birkaç damla bu yağlardan mamaya karıştırılarak verildiğinde, tüylerde fark edilir bir parlaklık sağlanabilir. Omega-3 içeren balık yağı takviyeleri de parlaklık üzerine olumlu etki yapar.
Klor içermeyen, kokusuz ya da düşük kokulu ve biyolojik olarak parçalanabilen dezenfektanlar tercih edilmelidir. Ayrıca kum kabını her gün boşaltıp temizlemek ve haftada bir ürünle dezenfekte etmek hijyen açısından idealdir. Sirke ve karbonat gibi evdeki doğal temizleyiciler de hafif koku ve bakteri kontrolünde etkili olabilir.
Eğer kedinizin cildinde kızarıklık, kabarma ya da sürekli kaşınma varsa önce kullanılan bakım ürünlerini değiştirin. Daha sonra dermatolog veteriner tarafından alerji testleri yapılabilir. Bitkisel ve parfümsüz ürünler genellikle alerjik reaksiyon riskini azaltır. Besin alerjisi olabileceği durumda dikkatli bir eliminasyon diyeti uygulanabilir.
Parabenlar, özellikle uzun süreli kullanımda hormon dengesine zarar verebilir. Kedilerde hassas cilt bölgeleri olduğundan paraben içermeyen ürünler, cilt sağlığı açısından daha güvenli alternatiflerdir. Ayrıca, sülfatların da tahriş edici olabileceği unutulmamalıdır; sülfatsız ürünler daha naziktir.
Kedinizin yaşına, tüy uzunluğuna ve dışarı çıkma sıklığına bağlı olarak tüy toplama davranışı gösterebilir. Topaklaşmanın önüne geçmek için haftalık tarama, saçkıran ya da dökülme fazlası görülen bölgelerde verilen mamalar ve tüy yolma oyuncağı gibi interaktif ürünler önerilir. Ayrıca kediyi evde tırnak bakımı ve pençe temizliği ile rahatletmek tüy derinin zarar görmesini engeller.
Doğru bakım ve temizlik rutinleriyle kedinizin tüyleri parlak, cildi sağlıklı ve eviniz hijyenik olacaktır. Ürün seçiminde kalite ve içerik kadar kullanım sıklığı da önemlidir; ihtiyaç değil, ihtiyaç duyulan bakım yapılmalıdır. Böylece hem kedinizin konforu sağlanır hem de uzun vadeli sağlık sorunları önlenmiş olur.
“`